Her halde bu yazım bu güne kadar yazdığım en kolay yazı oldu. Çünkü küçük yaşlardan beri otomobil dergileri içinde boğulmam, tamircileri pür dikkat izlemem, bugüne kadar bana insanların 0 km otomobil seçme kriterlerini nasıl belirlediklerini öğretti. Bunun için bu yazıyı çok kolay hazırladım.
Otomobillerin hayatımızın bir parçası olmadığını savunan kişilerin, savundukları bu düşünceyi her yıl ODD'nin açıkladığı otomobil satış rakamlarına bakarak bir kez daha gözden geçirmesini tavsiye ederim. Artık standart opsiyon haline gelen her eve bir araba kampanyaları ile otomobil sahibi olan insanların sayısı her geçen gün artıyor. Peki otomobil almak için showroom'ları ziyaret eden insanların bu seçimi yaparken ne kriterleri var?
Ben bu blog'u her zaman kendi düşüncelerimi rahatca söylemek için açtım. Şimdi aynı şeyi yapacağım. Türkiye'de maalesef benim hiç hoşuma gitmeyen ve sadece Türk insanına özgü SEDAN otomobil çılgınlığı yaşanıyor. Tamam kabul ediyorum, Sedan otomobilin iç hacmi geniş, bagaj hacmi desen bizim gibi gezmeyi seven ve bu gezilerde seyyar tüpü ve mangalını yanından ayırmayan bir toplum için mükemmel. Ee peki be kardeşim madem bu kadar geniş otomobil istiyorsun o zaman Station Wagon al. Yok efendim almam! Biz Sedan'a alışığız. İşte o zaman bende derim ki bu ne perhiz bu ne lahana turşusu. Evet ilk opsiyon Sedan olsun. Otomobilin karoser şeklini belirledikten sonra gelelim renk seçmeye. Sadece Türk halkına özel olarak, seçilecek araç renginin 2.el pazarı'nda değer kaybetmeyecek şekilde olması. Araçların renkleri şu şekilde; Siyah (burada herkes Polat Alemdar), Beyaz (Güneş ışığını çekmesin), Füme/Gri (Aman dikkat çekmeyeyim). Bu 3 rengin üretim dünyasında stoklarının bitmesi için dua ediyorum. Yavv bu kadar marka ve kendilerine has renkler var neden bu 3 renkte takılıp kalıyoruz anlamış değilim. İkinci opsiyon Standart 3 Renkten biri olsun. Rengi belirledikten sonra gelelim motor seçeneğine. Bu nokta aslında çok hassas ve hesabının iyi bir şekilde yapılması gerektiğini düşünüyorum. Şu anda bu yazıyı okuyan arkadaşın bana serzenişte bulunduğunu duyar gibiyim. Sen salak mısın? "Tabii ki Türkiye'nin şartlarına baktığında Dizel motordan başka birşey almak ahmaklık olur" diyorsun ama işte öyle olmuyor o. Bunu kalem kağıdı eline alıp hesap kitap yaptığın zaman karşına çıkacağına inananlardanım. Günde yaptığın KM burada baş rolde. Çünkü zaten dizel otomobile başta verdiğin fiyat farkı, Aylık ve Yıllık bazda yaptığın KM'yi karşılamıyorsa Dizel otomobil almak bazen KAR değil ZARAR olabilir. Bu yüzden bunu iyi düşünüp karar vermek lazım. Ama ben bu konu hakkında ne kadar yazı yazsam hiç bir işe yaramaz. Tüketiciler zaten dizel otomobil pazarını uçurdu. Onun için üçüncü opsiyon Dizel olsun.
Türkiye'de otomobil seçim kriterlerini yukarıda kalın harfler ve altını çizerek gösterdim. Bütün bu kriterlere eklenecek o kadar çok nokta var ki sabaha kadar yazmam lazım. Ama o zamanda sıkıcı olurum. Umarım yazıdan keyif almışsınızdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder